Baha Sadık Akıner’in Kaleminden; “Oktay Rıfat”

Bugünkü konuğumuz Oktay Rifat dostlar.

Oktay Rifat, 107 yaşında…

Nâzım’ın kuzeni,

‘Garip’ler;

Orhan Veli’nin,

Melih Cevdet’in arkadaşı…

Trabzon valisi – Dilbilimci Samih Rifat’tan olma,

Hasan Enver Paşa’nın kızı Münevver Hanım’dan doğma…

‘Garip Akımı’nın kurucularından…

Orhan Veli ile aynı yıl doğdu Oktay RİFAT.

Orhan Veli’den sadece 2 ay sonra,;

10 Haziran 1914’te,

Trabzon’da…

Dedesi Hasan Enver Paşa’nın,

Diğer kızı Celile Hanım’dan olma,

Nâzım’ın kuzeni aynı zamanda…

*****

Lise yıllarını geçirdiği Ankara’da;

Ankara Erkek Lisesi’nde,

Ahmet Hamdi TANPINAR’ın öğrencisiydi…

Öğretmeninin teşviğiyle şiir yazmaya başladı…

Şiir yolu;

Okulda,

Ahmet Hamdi TANPINAR’ın diğer öğrencileri,

Orhan Veli ve Melih Cevdet’le kesişti…

Okul bünyesinde,

“Sesimiz” adlı şiir dergisini çıkarmaya başladılar…

Üniversite yıllarında bu birlikteliği,

Çıkardıkları Varlık Dergisi’nde sürdürdüler…

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olur olmaz;

Devletin açtığı sınavı kazanarak,

Maliye Bakanlığı hesabına Paɾis’e gönderildi Rifat…

Paris’te, Fransız şiirinden ilham aldı…

Dünya Savaşı nedeniyle,

1940 yılında Tüɾkiye’ye döndü…

Yurda döndükten sonra serbest avukatlık yapmaya başladı…

1941 yılında Orhan Veli ve Melih Cevdet ile;

Edebiyat dünyasında büyük tartışmalara sebep veren,

“Garip” adlı şiir kitabını yayımladı…

1955 yılında İstanbul’a yerleşerek avukatlığını sürdürdü…

Aynı yıl yayımladığı,

“Perçemli Sokak” adlı şiir kitabının önsözü,

Çokça tartışmalara neden oldu…

Şöyle diyordu Oktay Rifat:

““Dil bir anlaşma aracıdır…

Bir dilin kelimeleri;

Birer işaret olarak,

Gerçeği gözümüzün önüne getirmekle görevlidir… 

Ama bizler konuşurken gerçeği kurcaladığımızı, 

Gözden geçirdiğimizi pek anlamayız…

Bir dili kullanmak;

Kelimelerin bizde uyandırdığı görüntülerin yardımıyla,

Bir şey anlatmak demektir…

O şeye anlam diyoruz… 

Bir sözün anlamı;

Çoğu zaman o sözün gözümüzün önüne getirdiği,

Görüntüden başka bir şey değildir… 

Kelime;

Bizi resmin çizgisinden, 

Renginden, 

Musikinin sesinden daha çok gerçeğe yaklaştırır…

Ama biz gerçeğe olan ilgimizi aslında yitirmişizdir. 

Çünkü gerçeğe alışmışızdır…

 Gerçeğin gündelik düzenini değiştirmek

 Veya başka bir açıdan bakabilmek elimizde olsaydı, 

Daha çok ilgi duyardık ona…

 İşte; gerçeğin düzeninde yapamayacağımız bu değişikliği, 

Kelimelerin konuşma dilindeki gündelik düzeninde yapmak,

Bize bu açıyı sağlayacak…

Birbirine yabancı sanılan kelimelerin karşılıklı ışığında;

Gerçek,

Unuttuğumuz yüzüyle çıkacaktır karşımıza…”

Bu kitap ile birlikte,

“İkinci Yeni” adı verilen şiir anlayışına yöneldi…

1958 yılında ‘Aşk Merdiveni” adlı şiir kitabını yayımladı…

1961 yılında;

Devlet Demir Yolları’na ‘Avukat’ olarak girdi

ve 1973 yılında emekli olana dek bu kurumda çalıştı…

*****

Sayısız çevirileriyle birlikte;

8 şiir,

3 roman kitabı yayınlandı…

Usta, 6 adet de tiyatro oyunu yazmıştır…

Fransızca çevirmeni Sabiha Rifat’tan,

1 oğlu oldu Oktay Rifat’ın…

Adını da şair babasının ismini koydu:

Samih Rifat…

Samih Rifat da, aynı babası ve dedesi gibi şairdir…

Usta’nın bir şiirinde de dediği gibi:

“Korkmuyorum sizIer gibi öIümden…

Çünkü;

Toprağa karışınca,

Tekrar ağaç oImanın çaresini biIirim!…” diyerek,

18 Nisan 1988’de korkmadığı ölümüne kavuştu…

Ve sonsuzluğa uzandı…

Şimdi Karacaahmet Mezarlığı’nda;

Dediği ve istediği gibi,

Bir ağaç olarak yaşamını sürdürüyor mü bilmem?

Bildiğim:

Edebiyatımız

ve Türk Şiiri adına muhteşem üretimleri…

Dizelerinde ve ürettikleriyle,

Hiçbir zaman unutulmayacak olması…

Ruhun şâd olsun Oktay Rifat…

Saygıyla…

3 thoughts on “Baha Sadık Akıner’in Kaleminden; “Oktay Rıfat”

  • 11 Haziran 2021 tarihinde, saat 05:39
    Permalink

    Günaydın üstad, kalemine sağlık

    Yanıtla
  • 11 Haziran 2021 tarihinde, saat 14:44
    Permalink

    Oyle degerli bilgiler ki bunlar ,teşekkür ediyorum, cok güzel, kalemine sağlık 🙏🙏👏👏👏👏👏

    Yanıtla
  • 11 Haziran 2021 tarihinde, saat 16:21
    Permalink

    Oktay Rıfat ‘in ruhu şad olsun, yine sayende diğer ustalara birlikte andık, edebiyat sayfalarında küçük bir gezintiye çıktık.Candan kutluyorum ve sonsuz teşekkürler ediyorum Baha’cığım…

    Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir