Gazetecilerin tutuklanmasına tepki yağıyor

Osmaniyeli gazeteciler İbrahim İmat ile Ali İmat’ın tutuklanmasına Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu, Akdeniz Gazeteciler Federasyonu, Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti ve Akdeniz Gazete Sahipleri Derneği tepki gösterdi.

Gazetecilerin  tutuklanmasına 4 koldan tepki
Akdeniz Gazeteciler Federasyonu üyesi olan Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti’nin iki üyesi dün akşam çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, Akdeniz Gazeteciler Federasyonu Başkanı Gaye Coşkun, Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Cihangir ve Akdeniz Gazete Sahipleri Derneği Başkanı Ahmet Duran Yenigün ayrı ayrı açıklama yaparak gazetecilerin serbest bırakılmasını istedi.
TGK’dan açıklama
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, Osmaniye’de iki gazetecinin, sosyal medyada sordukları soru nedeniyle tutuklanmasını yazılı bir açıklama ile eleştirdi. Açıklamasında, iki gazetecinin gerçekleri öğrenmek ve halkı doğru bilgilendirmek amacıyla haber yapmak için çalıştığına dikkat çeken TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı, “Arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi. Gazetecilerin, Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara’ya sosyal medya hesaplarından sordukları sorudan dolayı tutuklanmasına anlam veremediğini ifade eden Kolaylı, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Osmaniyeli meslektaşlarımız, depremzedelere dağıtılacak çadırların depoda beklenildiğine ilişkin aldıkları bir ihbar üzerine Belediye Başkanına soru sormuştur. Bunun yaptırımı, Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesine göre meslektaşlarımızın tutuklanması olmamalıydı. Mesleğini yapan gazetecilerin bir terör suçlusu gibi muamele görmesi, üstelik deprem gibi acı bir felaketi yaşadığımız ortamda tutuklanması bizleri derinden yaralamıştır. Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti üyeleri İbrahim İmat ile Ali İmat’ın tutuklanmasına ilişkin kararın yeniden görüşülerek, meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını bekliyoruz.”

(Nuri Kolaylı)
AGF’den açıklama
Akdeniz Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Gaye Coşkun da konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi: “Osmaniye’de deprem acısıyla yaşayan ve görevlerini yerine getirmek için büyük özveride bulunan iki meslektaşımızın sadece aldıkları duyumların doğru olup olmadığının açıklanmasını istemelerinden dolayı tutuklanmalarına anlam veremiyor ve bunun Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesine uyum sağlamadığını düşünüyoruz.

Meslektaşlarımızın yazdıkları metinde Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesini içeren halkı galeyana getirecek tek kelime, eylem ya da tahrik olmadığı ortadadır. Konunun bu şekilde değerlendirilmesi beklenirken gazetecilerin bir terör suçlusu gibi muamele görmesi bizleri endişelendirmekte ve üzmektedir. İlgili makamların bu kararı acilen yeniden gözden geçirmesini ve tutuklu bulunan iki arkadaşımızın serbest bırakılmasını umuyor ve bekliyoruz.”
(Gaye Coşkun)

Cihangir’den açıklama
Akdeniz Gazeteciler Federasyonu Başkan Vekili ve Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Cihangir de, tutuklanan gazetecilerin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Başkan Cihangir, gazetecilerin tutuklanmasıyla ilgili açıklamasında şunları dile getirdi: “Meslektaşlarımız yaptıkları meslekleri gereği aldıkları bir ihbar üzerine Belediye Başkanına bir soru sormuştur. Bunun cevabı, Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesi olamaz. İbrahim İmat arkadaşımız, ‘Osmaniyeli vatandaşlar çadırcıların önünde parası ile çadır yaptırırken, iddiaya göre Osmaniye’de çadır skandalı var. Duyumlarımıza göre depremin 6. günü Osmaniye Belediyesine 9 TIR dolusu Sahra çadırı ayrıca 100 adet 12 metre kare çadır teslim edildiği ve bu çadırın Araplı yolu üzerinde Osmaniye Belediyesi Asfalt ve Beton Şantiyesinde bulundurulduğu konuşuluyor. Bu çadırlar dağıtılsın diye Osmaniye Belediyesine mi verildi yoksa başka bir kurum orasını depo olarak mı kullanıyor? Bu konu hakkında yetkililerden bir cevap bekliyoruz’ diyerek yetkililere bir soru sormuştur. Ali İmat ise aynı haberi alarak kendi sosyal medyasında paylaşmıştır. Bunun üzerine iki arkadaşımız evlerinden güvenlik güçlerince alınarak adliyeye götürülmüş, alınan ifadelerinin ardından Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesi gerekçe gösterilerek tutuklanmış ve cezaevine gönderilmişlerdir. Deprem bölgesinde mesleğini icra etmeye çalışan biz gazeteciler herkes gibi görevini özveri ile yapma gayret ve çabasındayız. Kimi zaman yardım faaliyetinde bulunarak, kimi zaman kurtarma ekiplerini takip ederek, kimi zaman halkın diğer taleplerini haberleştirerek kent yöneticileri ile vatandaşlarımız arasında köprü vazifesini sağlıyoruz. Bu anlayış ile mesleğinizin doğal koşullarından olan; halktan aldığımız, bizlere ulaştırılan bilgiyi haberleştirerek iddia ve sorulara yanıt ararız. Bizler bu koşullar altında halkın sesi olamayacağımız gibi, depremin yarattığı enkazdan daha ağır bir enkaz olarak mesleğimizi yapamaz hale geleceğiz. Yaralarımızın sarılması için herkes elinden gelen çabayı gösterirken biz gazetecilerin de bu çabaya ortak olduğu unutulmamalıdır. Bu bağlamda alınan bu yanlış kararın bir an önce düzeltilerek meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını bekliyoruz.”

(Ali Cihangir)

Yenigün’den açıklama

Akdeniz Gazete Sahipleri Derneği Başkanı Ahmet Duran Yenigün de tutuklanan gazeteciler için bir açıklama yaptı. Yenigün, gazeteci İbrahim İmat ve Ali İmat kardeşlerin sordukları bir soru yüzünden tutuklanmasına tepki göstererek, “Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim İmat ile cemiyetin diğer üyesi Ali İmat’ın, Osmaniye Belediyesine sosyal medya hesaplarından sordukları sorudan dolayı tutuklanarak cezaevine gönderilmesi bizleri derin bir şekilde üzdü. Çünkü gazeteciliğin temel ilkesi soru sormak ve bunun cevabını topluma ulaştırmaktır. Osmaniye’de deprem acısıyla yaşayan ve görevlerini yerine getirmek için büyük özveride bulunan iki meslektaşımızın sadece aldıkları duyumların doğru olup olmadığının açıklanmasını istemelerinden dolayı tutuklanmaları gazetecilik temel ilkelerine aykırıdır. Meslektaşlarımızın yazdıkları metinde Türk Ceza Kanunu’nun 217/A-1 maddesini içeren halkı galeyana getirecek tek kelime, eylem ya da tahrik olmadığı ortadadır. İlgili makamların bu kararı acilen yeniden gözden geçirmesini ve tutuklu bulunan iki arkadaşımızın bir an önce serbest bırakılmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.